DÜNYANIN KALBİNİN ATTIĞI ŞEHİR

0
6

Hani bazen bir yer çok yakınınızda olur da bilirsiniz, oraya gitmek her an mümkündür ama o an bir türlü gelmez, gelemez. Çünkü orası size yakındır. Siz yakına gitmek yerine uzağa gitmeyi tercih edersiniz. Yakın hep oradadır, nasıl olsa bir gün gidilir. Çantada keklik gibi. İşte o, bir gün benim için sekiz yıl sürdü. 2005’den beri New York’da yaşamama rağmen Washington’a gitmek 2013’e denk geldi. Ailece gittik Washington’a. Hava yüzümüze pek gülmese de Washington’u keşfetmek zevkliydi.

Washington’un resmi adı biraz uzunca. Washington DC, yani District of Columbia. Amerika’da DC demek yeterli oluyor. DC’ ye gidiyorum derseniz biliyorlar ki; siz Washington’a gidiyorsunuz. Washington sadece Amerika’nın değil dünyanın kalbinin attığı bir şehir. Başkan, başkan yardımcısı ve kongre üyeleri Amerika’yı ve dünyayı ilgilendiren birçok önemli kararı alıyor her gün Washington’da. Tam 176 ülkenin konsolosluğu bulunuyor bu şehirde. Kısacası oldukça hareketli, kosmopolitan ve hızlı bir döngü var Washington’da. Ama sanmayın ki Washington sadece politikadan ibaret. Washington birçok ulusal anıtın, müzenin ve sanatsal faaliyetin de yer aldığı bir merkez. Üstelik anıtlar, müzeler ve bir sürü ilgi çekici organizasyon bedava. Hiç bir ücret ödemeden yüzden fazla birbirinden cazip, ilginç, eğitici ve bir o kadar da eğlenceli tarihi, sanatsal ve kültürel mekana ve organizasyona direkt girebiliyorsunuz. Ve de onlardan çok var. Bugün hangisine gitsem diye düşünmeniz gerekiyor. Hele de Washington’da az gün kalacaksanız içiniz kan ağlaya ağlaya bir çoğunu elemeniz gerekiyor. İnşallah bir dahaki sefere denir ya; gönlü hoş tutmak için, işte öyle bir temenni dilemekten başka çare kalmıyor bu durumda.

mavisehir-dergisi-inci3

Washington, Amerika Birleşik Devletleri’nin tarihini yansıtan zengin bir koleksiyona sahip. Genelde şehri ziyaret edenlerin ilk durağı milli bir park olan National Mall. National Mall içinde birçok tarihi anıtı barındıran, etrafında müzelerin yer aldığı ağaçlık, havadar, oldukça geniş bir alan. Tarihi birçok olaya da ev sahipliği yapmış. Örneğin Martin Luther King, Jr  “Bir Rüyam Var” adlı ırkçılığı protesto eden konuşmasını burada yapmış. Bunun yanı sıra tarihi açıdan önemi olan birçok protesto gösterileri burada gerçekleşmiş. Abraham Lincoln Anıtı, Martin Luther King, Jr. Anıtı, Thomas Jefferson Anıtı, Kore Savaşı Gazileri Anıtı, Vietnam Gazileri Anıtı, 2. Dünya Savaşı Anıtı ve dünyanın en yüksek dikilitaşı olan 169.294 metre uzunluğundaki şehrin sembolü olarak kabul edilen Washington anıtı burada bulunan önemli eserlerden sadece bir kaçı. Tarihi ve sanatsal öneminin yanında National Mall Washington’da yaşayanlar ve Washington’u ziyaret edenler tarafından koşmak, yürümek, göl kenarında dolaşmak ve piknik yapmak için oldukça cazip. Ayrıca burada sık sık birbirinden değişik organizasyonlar gerçekleştiriliyor. Kısacası National Mall, Washington’ un simgesi, şehrin kalbi.

Washington’ a kadar gitmişken Beyaz Sarayı ve Amerikan Kongre Binasını illa ki de görmek gerekiyor. Beyaz Sarayın içini dolaşmak mümkün ancak çok önceden rezervasyon yapmak gerekiyor. Ama bahçesinde her an resim çektirebilirsiniz tabii. Diğer bir ilginç mekan olan Amerikan Kongre Binası ise kolaylıkla ziyaret edilebiliyor. İnternetten bir kaç gün önceden istediğiniz günü ve saati seçerek rezervasyonunuzu yapabiliyorsunuz. Kongre binası Amerikan parlamentosunun toplandığı ve halkın temsil edildiği bina. Yapımına 1793 yılında başlanmış olan kongre binası oldukça geniş ve uzun koridorların yüksek tavanlarla örüldüğü, insanı etkileyen bir mimariye sahip. Binanın tepesindeki kubbe ise 88 metre uzunluğunda ve 29 metre eninde. Tonlarca demir kullanılarak inşa edilen ancak binayla uyumlu görünsün diye boyanan kubbenin yapımı hemen hemen on bir yıl sürmüş. Binanın mimarisi kadar içindeki resimler, heykeller ve dekoratif parçalar da göz kamaştırıyor. Binayı rehberler eşliğinde gezmeniz ve kurallara uymanız gerekiyor. Arzu edenler senatörleri çalışırken de izleyebiliyorlar.

mavisehir-dergisi-inci2

Washington’ dan bahsedip de müzelerini atlamak tabii ki olmaz. Şehir müzelerinin zenginliği, çeşitliliği ve çokluğuyla ilgi çekiyor. “Müze bu, her yerde var” demeyin! Çok ilginçleri var Washington’da. Mesela International Spy Museum yani Uluslararası Casus Müzesi. Casusluk ta bir meslek öyle değil mi? İşte bu mesleğe ait bir sürü ilginç parça var burada. Bir diğer örnek Newseum. Dünyaya damgasını vurmuş bir çok haberin, gazetenin, medyayı meşgul eden olayın ele alındığı bir müze. Biz Amerikan Tarihi Müzesi’ne gittik. Çok şirin, çok masalsı, çok dekoratifti. Çocukluğumda Pazar günleri eski Amerikan filmleri oynardı TRT’de. Sanki o filmlerden çıkıp gelmiş gibiydi müze. Kasabası, şerifi, atlı arabası, lokomotifli treni ile bambaşka bir dünya yaratılmış müzede. Kocaman oyuncakların arasında kalmış bir çocuk gibi hissediyor insan kendini. Ama yok siz ben illa ki klasik müzelerden hoşlanırım diyorsanız hiç sıkmayın canınızı. Onlardan çok var Washington’da. Ben biraz alışılmış dışından bahsetmek istediğim için güzel sanatların olduğu müzelerden bahsetmedim. Zaten bahsetmeye kalksam sonunu getiremem burada. Gerisini siz hayal edin.

Gitmek isteyenler için kısa bir şehir bilgisi vereyim. Şehir oldukça derli toplu gözüküyor. Ana hatlara giden bir metro var. New York metrosu gibi dallı budaklı olmasa da şehir içinde rahat hareket etmenizi sağlıyor. Bunun yanı sıra otobüs, taksi diğer seçenekleriniz. Taksi bulmak New York’ta bazen sıkıntılı olabiliyor. Washington’da rahattı. Mekanlar birbirinden çok uzak değil. O yüzden şehir içinde ulaşım pek sorunlu gözükmüyor. Tabii bu arada keşfedilmeyi bekleyen birbirinden ilginç restoranlar var Washington’da. Her türlü mutfak mevcut. Gurme olanlar için Washington göz kırpıyor.

Biz Washington’u çok sevdik. Biraz havanın azizliğine uğrasak ta dünyanın nabzının attığı Amerika Birleşik Devletleri’nin başkentini keşfetmek zevkliydi. Üç gün tabii ki yetmedi. Ama en azından yeni bir yer görmenin zevki bizleri mutlu etti. Bir dahaki sayıda bambaşka ama harika bir yerde olacağız. Şimdilik sevgi ve sağlıkla kalın. Kendinize de çok iyi bakın.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz