TÜRKİYE’DE TENİS GELİŞİYOR (MU?)

0
7

Geçen ay tenis adına oldukça hareketli geçti. Özellikle temmuz ayının ikinci yarısında, önce Davis Cup, sonra da TEB BNP Paribas İstanbul Cup organizasyonlarının ülkemizde düzenlenmesi, birazda olsa tenisin gündemde kalmasını sağladı.

Peki bu organizasyonlardan yeteri kadar faydalanabildik mi? Bu önemli organizasyonların ülkemiz tenisine ve tenisçilerine ne gibi olumlu katkıları oldu? Önce olumlu düşüncelerimle başlamak istiyorum. Böyle organizasyonlara ev sahipliği yapmak her zaman önemlidir. Çünkü sporu sadece futbol olarak gören bir ülkede yaşadığımız için, tenisin bu organizasyonlar sayesinde birazda olsa gündemde tutabilmek oldukça önem taşır. Tenisi sadece masada oynanan bir aktivite olarak bilen insanlarımızın sayısı gerçekten oldukça fazla. Bu ve benzeri organizasyonlar sayesinde biraz daha bilinir hale gelmesi sevindirici bir durum.

Son yıllarda sadece tenis adına değil bir çok spor branşı adına önemli organizasyonlar düzenlendi ülkemizde. Ama bi sormak lazım, sadece organizasyon düzenlemekle o spor branşında başarılı spor yetiştirmek mümkün müdür.

Düzenlenen organizasyonun içerisinde başarılı Türk sporcuları yoksa, sporcularımız o organizasyonda başarılı olamamışlarsa, başarıdan bahsetmek mümkün müdür? Seyirci faktörünün ne kadar önemli olduğunu tüm sporseverler bilir. İzleyicisi ve takipçisi çok olan spor branşlarının gelişimi her zaman daha çok ivme kazanarak devam etmiştir.

Ama üzülerek söylüyorum ki tenisseverlerin iki organizasyona da ilgi göstermemesi hiç karşılaşılmaması gereken bir durumdur bence. Organizasyonların yapıldığı Garanti Koza Arena şehrin dışında ve uzak olabilir ama tenis aşkıyla yanıp tutuşan her tenisseverin, böyle organizasyonlara gidip destek vermesi gerekmez mi? Sonuçta her hafta düzenlenmiyor böyle büyük organizasyonlar. Yazımın başlığının cevabını verebilmek için tabiki çok parametreye bakmak gerekiyor ama bence en önemlisi uluslararası sıralamalarda sporcularımızın başarıları ve üst düzeyde mücadele edecek sporcularımızın ne kadar fazla sayıda olduğudur.

Ben hiç bir zaman ve hiç bir konuda olumsuz olmamaya çalışıyorum. Doğru planlamalarla ve sıkı bir çalışmayla herşeyin mümkün olduğu bir zamanda yaşıyoruz. Geçmişten ders alıp geleceği şekillendirmek her zaman mümkün.Yeterki istek olsun. Sonuçta yapılması gereken oldukça fazla iş var ama ben ülkemizin ve sporcularımızın iyi yolda olduklarını düşünüyorum. Türkiye’nin hep daha iyisini başarmaya çalışan insanların ülkesi olması en büyük dileğim. Emin olun asıl başarı işte o zaman gelecek.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz