Bir önceki yazımızda doğada bulunan hayvanların içsel kaynaklarını, yeteneklerini, güçlü taraflarını yazmış; bu hayvanların özelliklerinden ilham alarak kendi içsel kaynaklarımızı yönlendirebileceğimizi anlatmıştık.
Bu hayvanların bulundukları özellikleri kategorize ederek, onların sembolik yanlarından nasıl yararlanacağımızı, dolayısıyla nasıl şifalanabileceğimizi anlatacağımız yazımıza geldi sıra…
Diyelim ki, yeni bir hayata başlayacaksınız. Yeni bir işe başlamak, yeni bir mesleki kimliğe bürünmek, yeni bir iş kurmak, yeni bir şehire taşınmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak gündeminizde. Değişimin ve yenilenmeni bu kadar yoğun olduğu süreçlerde, size ilham kaynağı verecek hayvan sembolleri neler olabilir?
Örneğin Ağustos böceği, uzun süre toprak altında kalarak (bazı ağustos böceklerinin on yedi yıl toprak altında kaldığı bilinir) yeryüzüne çıkma zamanı geldiğinde, mevcut bedenlerini terkederek, hepbirlikte toprak üzerine çıkarlar. Adeta yeniden doğarlar.
Bu yeniden doğuş, aynı zamanda sabrın yaşama dönüşmesidir.
Kopan kollarını yenileme özelliğine sahip Denizyıldızı da yenilenme ve tamamlanmanın harika bir sembolü. Eski alışkanlıkları, bağımlılıkları bırakıp, yenilenme ve yeni süreçlere uzanma konusunda Denizyıldızı’ndan çok şey öğrenmemiz mümkün.
Leylek’de yeniden başlamanın, yuva kurmanın, yuvaya dönüşün bir sembolü olarak harika bir yol gösterici.
Yuva deyince, denge deyince Kırlangıç’ı anmadan geçmek mümkün mü? Yer-gök dengesi, geçmiş-gelecek dengesi adeta Kırlangıçla vücut bulur.
Başka bir denge hayvanı ise, Zebra. Üzerindeki çizgilerin, tıpkı parmak izi ya da kartanesi gibi tek, eşsiz, kendine özgü olduğunu öğrendiğimizde şaşırmıştık. Zebra, siyah-beyaz çizgileri ve çizgilerin yapısıyla yin-yang (zıtlıkların birliğini )temsil eder.
Zürafa da aynı şekilde hem yere, hem göğe yakın olmanın zarif dengesini ne güzel gösterir. Bir anlamda geniş açıdan bakma, vizyon geliştirmek, Zürafa’nın bize mesajıdır.
Bulunduğunuz ortama uyum sağlamak, değişime adapte olmanız için, ilham kaynağınız Bukelemun olmasın da kim olsun, değil mi? Ondan daha iyi bulunduğu ortamın rengine, havasına bürünen, uyumlanıveren kaç hayvan var? Yenilenme ve tazelenmenin diğer bir temsilcisi olan Keçi, hedefine doğru sıçrayabilmenin, her türlü zorluğa karşı mücadele etme kararlılığının da temsilcisidir. “Keçi inadı”, aslında hedef yolunda isteğin ve sabrın da metoforik anlatımıdır.
Hedef yolunda keskin görüşe, farkındalığa ve konsantrasyona ihtiyacınız varsa, baykuş bunun için biçilmiş kaftan. Bilgiyi, öğrenmeyi, merakı, bilgeliği temsil eden baykuş; bilgiye konsantre olma, yaptığı işi sakinlikle yapabilme noktasında ilham kaynağı. Geniş açıdan görmek, hedefinizi keskin bir bakışa taşımak, yüksek bir odaklanma yeteneği ile kuşanmak istiyorsanız, aradığınız bu güçlü özellikleri kartal ile bulabilirsiniz.
Hafızanızı güçlendirmek, ezber yeteneğinizi arttırmak, biraz da eğlenmek istiyorsanız, papağan yardımınıza koşabilir.
Kendinize güvenilir bir rehber, yol, yön tayin eden bir arkadaş arıyorsanız; Eşek deriz. Dayanıklılığı, hassasiyeti, sadakati, güvenilir, güçlü hafızası ile eşek ile yola çıkılır mı; kesinlikle çıkılır. Aldığı sorumluluğu yerine getirme çabasını da bu listeye eklerseniz, “Eşek oğlu eşek” deyiminin iltifat olduğunu bile söylememiz mümkün mü, mümkündür 🙂
Yola çıkmak deyince, “yok artık deve” demeyin; Deve de, bu özelliklere sahip model alınacak niteliklere sahiptir. Zorlu şartlarda, mesela çöl ikliminde ondan daha dayanıklı bir hayvan mı bulacaksınız? İtaati, yol kavrayışı, gücü, yolculuğu kolaylaştıran, ulaşma ve ulaştırma yeteneği ile deve simgesi, içimizdeki gücün temsilcilerindendir.
Yol, hepimiz için ayrı olsa da, her birimizin en önemli değerlerinden biri özgürlüktür. Özgürlüğe ihtiyacımız noktasında, at sembolünden yararlanmak, insanın gücüne güç, özgürlüğüne özgürlük katar. At, eylem demektir, duygu demektir, ilerleme ve yol almak demektir. Bu saydıklarımıza ihtiyacınız varsa, at sembolü niçin size göre olmasın?. “Atı alan Üsküdarı geçti” deyimine bakarsanız, hızlı yol almanız konusunda desteği neredeyse kesin gibidir.
Diyelim ki belli konularda tepki gösteriyor, düşüncelerinizi sert, katı, içsel dengenizden uzaklaşarak, hatta öfkeyle ifade ediyorsunuz. Bu durumda ne gerekiyor? Esneklik, uyum, denge… Pekiyi, ilham verici hayvanlar ne olabilir? Bukelemun, bulunduğu ortama kolaylıkla uyum sağladığı için, size de uyum konusunda destek verebilir. Çatışma enerjisini sonlandıracak, içsel barış enerjisini hatırlatacak, denegeyle ve sevgiyle bir şeylerin değişimine hizmet edecek olan Güvercin sembolü, kişinin içsel uyum ve dengesine katkısı bakımından azımsanamaz.
Diyorsanız ki, “Organize olamıyorum. Beni kopyalamak lazım, elim kolum uzun olsun, her yere yetişebileyim…”
Bu temennizi yerine getirecek bir hayvan tanıyoruz: Sekiz kolu, üç kalbiyle size hizmete hazır sembol Ahtapot’dur. Şekil ve desen değiştirme yeteneği, gelişmiş görme yeteneğiyle ahtapot, sizin sevgili ahbabınız olabilir.
Organize olma, dayanışma, ekip ruhunuzu destekleyecek olan diğer hayvanlar; çalışkanlığıyla Karınca, üretkenliğiyle Arı, “birlikten güç doğar” felsefesiyle Zebra, Balina, Yunus’dur.
Sabır pek çok insan için aranan bir içsel kaynak. Sabır sınavlarından geçerken, rahatlamak, sabır denen içsel gücü kullanmak için hangi hayvanlardan ilham alabiliriz? Bunların başında kaplumbağa ve fil geliyor. Ağustos böceği, ayı, balık, denizatı, keçi de sabrı temsil eden hayvanlar listesinin başında yer alıyor.
Aşkta sadakat, birlik, dirlik arıyorsanız; Kuğu, Geyik, Penguen sembolü size eşlik edebilir. Kuğu çiftlerinin ömür boyu birbirinden ayrılmadığı söylenir. Sadakat ve bağlılık sembolü olan kuğular, evli çiftlerin yatak odalarında aşk ve mutluluklarını sürdürmelerine ilham kaynağı olabilir.
Çin’de mutluluk ve iyi şansın sembolü olan Geyik, aşk için mücadelenin, birarada kalabilmenin sembolü olduğu için, birbirine bağlı, sadık, mutlu aile enerjisini arttıracak ideal bir temsilcidir.
Hayvanlarla işbirliğini nasıl yapabilirsiniz ve onlardan nasıl yararlanabilirsiniz?
Bu hayvanların içinde kendinize en yakın hayvanı seçerek, göreceğiniz bir yere; örneğin evinizin bir köşesine, odanıza, iş yerinizin masasına bunların sembolik varlıklarını yerleştirebilirsiniz. Bu tamamen farkındalıkla yapacağınız bir seçimdir.
Dikkat ederseniz pek çok hediyelik eşya dükkanında hayvan figürleri bulunur. Bazen fotoğraf çerçevesi, bazen seramik, bazen heykel, bazen ağaç oyması, bazen magnet, bazen kartondan hazırlanmış bu semboller, sizin içsel gücünüzü harekete geçirmek için hazır ve nazır durumda beklerler.
Dostluğu, sevgiyi, sadakati yaşamayı özlemiş birisi, bir yavru köpeciği eve alıverir. Ya da şifalanmaya ihtiyaç duyan, duygularını paylaşmak isteyen biri, sokaktaki bir kediciyi evine buyurediverir. Bu hoş misafirlikler, ihtiyaçların şifasını doğadan bulmak değil de nedir?
Ya farkında olmadan ( tasadüfen:) ) bizi bulan hayvan sembollerine ne demeli?
Sık sık yolunu kaybedenler farkında olmadan eşek sembolünden kendilerine anahtarlık alıverirler. (Bunu kendimizden biliyoruz). Hız ve çeviklik konusunda ihtiyaç duyanlar, üstünde Ceylan fotoğrafının olduğu bir tişört giyiverir. Ya da dengeleme ihtiyacında olan biri, üzerinde kırlangıç resmi olan gömleği seçebilir kendine.
Sıçrama yapmak isteyen bir kişi, üzerinde Kurbağa figürünün olduğu bir çorabı ayağına geçirebilir.
Cesarete ihtiyaç duyduğunuz bir dönemde, eliniz Boğa desenli bir iç çamaşıra gidiverir.
Kötülükten, arınma, korunma konusunda bir ihtiyacınız olduğu dönemde, üzerinde Kirpi figürlü bir kalemle yazarak rahatlayabilirsiniz. Ya da korunma niyetiyle kapınıza bilge Baykuş sembolünü asıverirsiniz. Ruhsal bir desteğe ihtiyaç duyan başka biri, Pegasus sembolünden bir defter alarak, günlük notlarını tutarken sık sık Pegasus görseliyle göz göze gelip içsel gücünü aktive edebilir.
Bir bakarsınız, içinizden dövme yaptırmak gelir. Nasıl bir dövme olsun. En eski dövme figürlerinden biri içinizden geçer: Bukelemun. O da nerden çıktı? Siz bilmeseniz de bilinçaltınız, ihtiyacınıza karşılık gelecek seçimi yine yapıvermiştir: Değişimlere hızlı adapte olmak, kararlılığını ve irade gücünü kullanabilmek için derisinin üzerine Bukalemun kazıyıvermiştir.
İç güzelliğini keşfetmek, harekete geçmek isteyen biri, bir bakmışsınız, Kelebek’li bir masa örtüsü alıverir. Her gün gözünün önündeki kelebekler, hayatına kimbilir nasıl bir dokunuş yapıverir.
Öncelik belirleme, sorumluluklarını yerine getirme konusunda zorlanan biri, belki de hiç farkında olmadan Kanguru desenlerinin bulunduğu bir yorgana sarılarak uyuyuverir. (Tamamen tesadüf tabii 🙂 )
Canlılık, enerji, hareket etme gücüne ihtiyacı olan kişi, Yunus figürlü bir Amerikan servisi üzerinde yemek yerken bulabilir kendini.
Zorlu bir yolculuk aşamasında olan bir kişi, Deve figürü çizip boyarken bulur kendini. (Bu da bilinçaltının kendini rahatlatma çabasıdır.) Hatta rüyasında deve görerek, yolculuğunu kolaylaştıracak bir şekilde uykusunda destek bulabilir.
Sakinleşmeye ihtiyaç duyan kişi, kocaman oyuncak pandasına sarılarak yatağında uyuyabilir. Uyanmakta zorlanan biri, yatak odasının bir köşesinde horoz figürü bulundurabilir. Ya da horoz desenli bir perde ile güne başlayabilir. Neden olmasın?
Özgürlüğünü aktive etmek isteyen bir insan, mandalaya merak salarak At ya da Martı sembollerini Mandala ile boyayabilir. Herhangi bir durumu kabullenmek konusunda zorlanan, direnen insanlar için bukalemun resmi yaparak boyamak, kabule geçişi kolaylaştırır.
Hayvan sembolleri; binbir çeşit ürünler, binbir çeşit şekiller, binbir çeşit formlarla hayatımızın rengi, desteği, gücü olmak için bizlere işbirliği çağrısında bulunuyor.
Duyabiliyor musunuz?
Görebiliyor musunuz?
Hayatınıza buyur edebiliyor musunuz?
Acana fare, hemstır, sincap ne anlama gelir ki?